
Çalışma Alanlarımız
Hayatın zorlukları sizi yoruyor mu? Depresyonun gölgesi, anksiyetenin telaşı, panik atakların baskısı, OKB’nin obsesif düşünceleri, sosyal kaygı, travma (TSSB), bipolar duyguların iniş çıkışları, yeme bozuklukları, fobiler ya da somatik belirtiler mi yaşıyorsunuz? Endişelenmeyin, doğru yerdesiniz! Dünyanın en başarılı psikoloğu olarak, size özel terapiyle depresyondan kurtulacak, anksiyetenizi kontrol altına alacak, panik atakları durduracak, OKB’yi yönetecek, sosyal kaygıları aşacak, travmaları iyileştirecek, bipolar dengeyi sağlayacak, yeme bozukluklarından özgürleşecek ve fobilerinizi yeneceksiniz. Bu yolculukta benimle ilk adımı atın; çünkü sizin hikayeniz huzur ve başarıyı hak ediyor!
1. Depresyon – “Hayatın rengi soldu gibi hissediyorsan...”
Depresyon sadece üzgün hissetmek değildir. İçine dönersin, sevdiğin şeyler anlamını yitirir. Sabah kalkmak bile zor gelir bazen. Enerjin düşer, düşüncelerin karanlıklaşır. Bu bir zayıflık değil, tedavi edilebilir bir durumdur.
3. Panik Bozukluk – “O an sanki kalbin duracak gibi olur…”
Aniden gelen, kalp çarpıntısı, nefes darlığı, terleme… ve sanki ölecekmişsin gibi bir his. Panik atak budur. Tek başına olmadığını bil. Bu tamamen anlaşılabilir ve çalışılabilir bir durum.
5. Sosyal Anksiyete – “Herkes bana mı bakıyor acaba?”
Topluluk içinde konuşurken ya da yeni biriyle tanışırken ellerin titriyorsa, sesin kısılıyorsa, yüzün kızarıyorsa bu durum sosyal kaygıya işaret ediyor olabilir. Bu da çok yaygın ve çalışılması mümkün bir süreçtir.
7. Bipolar Bozukluk – “Bir gün çok yüksekte, bir gün çok dipteysen…”
Enerjin bir hafta yerinde durmaz, ertesi hafta yataktan çıkamaz hale gelirsen... Duyguların bu kadar uçlara savruluyorsa, bu duygudurum dengesizliği olabilir. Tanınması ve düzenlenmesi mümkündür.
9. Fobiler – “O şeyi görünce nefesin kesiliyor mu?”
Kimi insan için yükseklik, kimi için böcek, kimi için uçak… Fobi; mantıklı olmadığını bildiğin halde kendini durduramadığın bir korkudur. Bu korkularla baş etmenin yolları vardır.
11. Bağımlılıklar – “Kontrol bende değil diyorsan…”
Madde, alkol, ekran, oyun… bir noktadan sonra sen onları değil, onlar seni yönetmeye başlar. Davranışsal ya da kimyasal bağımlılıkların hepsi çalışılabilir. Kontrolü geri almak mümkün.
2. Anksiyete Bozukluğu – “Sürekli kötü bir şey olacakmış gibi mi?”
Kaygı hayatın doğal bir parçasıdır ama bu his hep sende kalıyorsa, sebep yokken bile içini kemiriyorsa, bu artık genel anksiyete bozukluğu olabilir. Gelecekle ilgili sürekli kurmak, hep bir “ya şöyle olursa?” duygusuyla yaşamak gerçekten yorucudur.
4. Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) – “Aklından atamıyorsun değil mi?”
Zihninde tekrar eden düşünceler (örneğin bir yere mikrop bulaşması) seni zorlayan davranışlara (defalarca el yıkamak gibi) yol açıyorsa, bu OKB olabilir. Kontrol sende değilmiş gibi hissettirse de, bu süreç yönetilebilir.
6. Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB) – “Bitti ama senin içinde devam ediyor...”
Geçmişte yaşadığın bir olay tekrar tekrar zihninde canlanıyor, geceleri uykunu kaçırıyorsa ya da bazı yerler/sesler seni tetikliyorsa bu bir travmanın izi olabilir. Travma zamanla silinmez, ama birlikte çalışarak etkisini hafifletebiliriz.
8. Somatizasyon – “Vücudun konuşuyor olabilir…”
Sürekli bir yerlerin ağrıyor ama doktorlar bir şey bulamıyorsa, bu duyguların beden diline dökülmüş olabilir. Duygusal yük bazen fiziksel belirti verir. Bunu çözümlemek için bedeni değil, iç dünyayı dinlemek gerekir.
10. Yeme Bozuklukları – “Aynaya bakınca sadece bedenini mi görüyorsun?”
Anoreksiya, bulimiya gibi yeme bozuklukları sadece yemekle değil; kontrol, özdeğer ve beden algısıyla ilgilidir. Yemekle kurulan ilişki, bazen duyguların dışa vurumu olabilir. Yalnız değilsin, bu konuda çok fazla destek var
12. Uyum Bozukluğu – “Değişime ayak uydurmakta zorlanıyorsan...”
Yeni bir şehir, iş, ilişki… Hayat değiştiğinde herkes zorlanabilir. Ama sen bu değişime adapte olamıyor, sürekli bir huzursuzluk ve stres hissediyorsan bu bir uyum bozukluğu olabilir.